Sorumuzun cevabı net; EVET, bu cevabın altını doldurmak şartıyla.
Yeni nesil girişimcilerimizin temel hastalıklarından birisi, mükemmeliyetçilik. Her şeyi o kadar ince hesaplayıp(!), boğulacak kadar detaylara takılıyorlar ki, birçoğu giriş(e)meden girişiminden vazgeçiyor.
Girişimlerinizde kullandığınız temel fikir üzerinde çok çalışıp, öncesini ve sonrasını iyi planlamalısınız. “Kervan yolda düzülür” mantığı, her an direkt uygulanabilir bir mantık değildir. Binanın temeli sağlam olmazsa, çatı katını saray olarak tasarlasanız da sonuç değişmez. Temel sağlam olsun, kirişlerin tasarımı ya da rengi önemli değil, işte bu aşamada “Kervan yolda düzülür” diyerek yola çıkabilirsiniz.
Olası ekip arkadaşlarınızla fikrinizi geliştirebilmek için mükemmel bir toplantı odasına, ekip arkadaşlarınızla toplantı odası dışında en verimli şekilde iletişim kurmak ve projenin muhteşem yürümesi için proje yönetimi yazılımına, fikir üzerinde çalışmak için bir mind mapping / brainstorming yazılımına, en güzel iş modelini hazırlamak ve bunu duvarınıza asabilmeniz için en iyi kurgulanmış ve tasarımı mükemmel, birinci kalite iş modeli kâğıtlarına ya da yolun başındaki girişiminiz için ERP, CRM gibi kapsamlı yazılımlara İHTİYACINIZ YOK!
Ekip arkadaşlarızla toplantı mı yapmak istiyorsunuz, Starbucks’lar sizin için var. Birbirinizle iletişim mi kurmak istiyorsunuz, Whatsapp grubu tam size göre. Proje yönetimini online mı yapmak istiyorsunuz, gizli bir Facebook grubu uzunca bir süre işinizi görecektir. Fikir üzerinde çalışmak için A4 ya da A3 kağıtlar, sizi yazılım arama zahmetinden kurtaracak. İş planı hazırlamak ve bunu kâğıda mı dökmek istiyorsunuz, Google’ye “iş modeli tasarımı” diye yazın ve çıkan sonuçlardan beş dakika içinde bir örnek bulacaksınız.
Projenizin ilk aşamasında “en verimli”(!) sonuca ulaşıp, her aşamada böyle bir sonuç hedeflerseniz, projenizin hayata geçmesi neredeyse imkansız hale gelecektir.
Anlattığım her cümleyi bizzat birkaç projede tecrübe ettim, hem olumlu hem de olumsuz olarak. Bunlardan üç tanesini sizlere aktarayım.
- Mükemmel bir ofis, rahat eşyalar, üst düzey donanımlar.. Her şey tamamdı fakat daha projenin yazılımı bitmemişti. Projeyi daha iyi nasıl yürütebiliriz sorusunun cevabını arıyorduk sürekli. ERP yazılımlarını dahi incelediğimizi itiraf etmeliyim. Sonrasında ne mi oldu? Süreci hızlandırmak yerine masraflarımızı karşılayacak başka işlerin arayışına girdik, odağımızı kaybettik. Pilot ve potansiyel müşteri iletişimleri eksik kaldı. Bitmeyen yazılım sonrası müşterilerimizle iletişimimiz tamamen koptu.
- Başka bir projede şu anda sektörde iyi yerde olan 2 arkadaş ve İngiltere’den gelmiş alanında uzman bir arkadaşla birlikteydik. En mükemmel toplantı zamanlarını organize etmeye çalıştık, en iyi ismi aradık, bir de proje yönetimi yazılımı arayışımız ve kullanıma başladıktan sonra alışma sürecimiz, projenin sonunu getirdi.
- Bir de kendimce olumlu gördüğüm ve daha sonra detaylarını anlatacağım projem var ki, benim için çok güzel bir deneyimdi. Kağıt üzerinde fikri ve siteyi tasarladık, temel düzeyde ve birçok hata içeren şekilde siteyi HTML olarak “alpha” adı altında yayına aldık. İnsanlar kullandı, geri dönüşler geldi, eksiklerimizi ve kullanıcı taleplerini net bir şekilde gördük.
Verimlilik, önem vermeniz gereken bir konudur fakat projenin başlangıcında abartmamak şartıyla. Proje başında artıracağınız %20 verimin karşılığı, projeniz hayata geçtikten sonra elde edeceğiniz %2 verimden daha düşük bir miktara karşılık gelebilir.
Çok çalışın, girişmekte hızlı olun, batacaksanız bile hızlı batın ki en az zararla çok deneyim elde edin. Bu deneyimler, ne üniversitelerden, ne de kitaplardan öğrenebileceğiniz bilgilerle ölçüşemeyecek kadar değerlidir, bunu aklınızın baş köşesine yerleştirin.
Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et