Bir Televizyon Kanalına Sosyal Medya Sunumu

On günlük bir aranın ardından tekrar sizlerleyim. Bu on günlük araya, sosyal medya ile ilgili üç sunum, iki sohbet, bir analiz sığdırdım. Oldukça yoğun geçen on günün bir hayli verimli geçtiğini düşünüyorum. Dilerim ki dinleyenler de aynı şekilde düşünüyordur. 🙂 Bu yazımda, TRT 1 kanalımız için yaptığımız sunumun öne çıkan maddelerinden bahsedeceğim, sizlerin de istifade edeceğini düşünüyorum.

Profil/Sayfa Detayları

İlk sunumum, televizyon kanallarımızdan birisi içindi. Eksikler/yanlışların yanı sıra, daha güzel yapılabilecek şeyleri konuştuk. Bir televizyon kanalının sosyal medya hesabında dikkat edilmesi gereken öncelikli başlık, vitrin hükmündeki kapak ve profil görselleri, hakkında bilgileri, diğer sosyal medya hesaplarının linklerinin olması ve yayını o anda izleyebilmek için yol göstermek olduğu konusunda hemfikir olduk.

Video Yayını

Televizyon kanallarına özel bir durum var ki, o da dizilerinin tam bölümlerinin kendi sitelerinde mi, yoksa Youtube üzerinde mi yayınlanmalı sorusunun kesin doğru bir cevabının olmaması. Burada birçok strateji uygulanabilir. Bunlardan bazıları;

  • Fragmanlar video sitelerinde, tam bölümler kanalın kendi sitesinde,
  • Tam bölümler video sitelerinde video içi reklamlı, kanalın kendi sitesinde banner reklamlı,
  • Kanalın kendi sitesinde reklamsız/ücretli, video sitelerinde çok reklamlı..

Strateji Belirleme

Genel ya da özel stratejilerinizi hazırlarken, rakiplerinizin davranışlarını da incelemelisiniz. Çünkü rakipler, kullanıcılarda belirli bir alışkanlık kazandırmış olabilirler. Yeni bir alışkanlık kazandırmak yerine, kazanılmış alışkanlığa oynamak, kimi zaman daha kazançlı olabilir.

Kullanılan Dil

Dil, din, ırk, siyaset, futbol vb. konuların mizah malzemesi yapılması, sayısı belli olmayan bir kesimi dışlamak anlamına gelir. Aynı şekilde bu kavramlarda taraf olmak da, bizi aynı kefeye koyar. Bu sebeple, marka hesaplarından ayrımcı/tarafgir paylaşımlar yapmaktan uzak, daha kucaklayıcı bir dil kullanmaya özen gösterilmelidir.

Mesajlara/Yorumlara Cevap Verme

Sayfaya gelen mesajlara ya da yorumlara cevap vermek, kullanıcıya, bir muhatabın varlığını hissettirir. Nasıl ki bir mağazaya girdiğinizde, sormak istediğiniz bir soru ya da şikayet etmek istediğiniz bir sorun olunca kendinize bir muhatap ararsınız, aynı şekilde sayfaya gelen kullanıcı için de bu durum geçerlidir, kendisine muhatap arar, bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı olduğu gibi, verilecek bir cevap da uzun süre marka sadakati olarak dönecektir. Kullanıcıyı cevaplarla sıkmama dengesi de, mağaza örneğindeki gibi düşünülebilir, markanıza göre bu dengeyi siz oluşturabilirsiniz.

Hashtag Kullanımı

Artık dizi izlerken tweet atar olduk, bu sebeple dizi ekranlarının bir köşesinde, tweet atmaya yönlendirici hashtaglar çıkıyor. Hashtag belirlerken, konuyla alakadar olduğu kadar, çok kişinin ortak noktası olabilecek, cümle içinde kullanılabilen ya da tamamlanabilen bir ifade/kelime seçilmelidir. Konferans, seminer vb. etkinliklerde, tweetlerin kolay takip edilmesi için belirlediğimiz hashtaglar, burada bambaşka bir anlamla karşımıza çıkıyor. Belirlenen hashtag dahi, duyguları harekete geçirebilecek türden olmalıdır.

Seyirciyle Etkileşim

Belirlediğimiz hashtag ile tweetler atılması da etkileşimdir. Bunu çeşitlendirip, seyircinin daha aktif katılımını sağlayabiliriz. Buna örnek olarak, senaryodaki boşlukları anketlerle birlikte seyircinin doldurmasını sağlamak olabilir. Yarışma programlarında, yarışmacıyla empati kurulmasını sağlayabilirsiniz. Aynı zamanda, destek iletilerini de sizin belirlediğiniz bir hashtag üzerinden gönderilmesini sağlayabilirsiniz. “Call to Action” dediğimiz kavramı yani harekete geçiren dürtü ifadelerini iletilerinizde kullanabilirsiniz, tabii güçlü gerekçelerle. Hemen izleyin, okuyun, tıklayın.. vs. ifadeler, güçlü gerekçesi yoksa, boşa gidecektir. “İzlemek için acele edin” ifadesi yerine “herkesten önce izlemek için acele edin” demek gibi.

Anketlerde sorulara ek olarak, “niçin/nasıl” ifadelerini kullanmak, ankete katılımdan fazlasını sağlayabilir, yorumlarla anketiniz zenginleşebilir.

Genel Tavsiyeler

  • Yazı dilinde TAMAMEN BÜYÜK HARF kullanımı, bağırmak anlamını taşıyor. Bu sebeple, sosyal medyadaki iletilerinizde bu şekilde bir kullanımdan kaçınmalısınız.
  • Henüz fiili olarak yer almadığınız sosyal mecralarda, seyircileriniz sizin yerinize girmiş olabilir. Takip edip, doğru ve kaliteli formatlarda içeriklerinizi siz eklemelisiniz. Aksi takdirde, itibar kaybı yaşayabilirsiniz.
  • Blog, yeni medyanın temelini oluşturuyor. Bugün fark etmeseniz bile, yarın zorunda kalacaksınız. Tavsiyem odur ki, bugünden bloga adım atın, dinamiklerini öğrenin, süreci siz yönetin.
  • İletilerinizi paylaşacağınız saatleri, seyircilerinizin online olduğu süreler içerisinde yapmaya özen gösterin. Bu bilgiyi edinmek için analiz servislerinden hizmet alabilirsiniz.
  • İletilerinizde kuracağınız cümleler, 5 ile 8 kelime arasında olsun. Böylelikle, daha kolay anlaşılabilir olacaktır.

Sonraki yazımda, Hacettepe Üniversitesi’nde ders veren arkadaşım Ömer Karapınar’ın, Sosyal Medya ve Dijital Pazarlama dersinde öğrencileriyle olan sohbetimizden kesitler paylaşacağım.


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.