Tatil günlerinde blog yazarken, böyle bir konunun akla gelmesi de normal sanırım. Büyüklerimiz bizlere “memur ol” diye ısrarlı tavsiyelerde bulunurken, sıkça “esnafın bayramı olmaz” gibi cümleler sarf ederlerdi. Zaman değişti, bayramı olmayan meslekler de değişti elbette. Günümüzdeki popüler kavram, girişimcilik. Peki, girişimcinin tatili olur mu?
Girişimcilerde tatil, kavram olarak olsa da, gerçekte yoktur. Formula yarışlarında pit stop zamanları değerlidir. Her yarışçı, gerektiğinde pit stopa girer, aracın genel bakımları yapılır ve tekerleri değiştirilir. Bunlar yapılmazsa, araç arızası ya da tekerlerin yanması muhtemeldir, örnekleri görülmüştür. Pit stop alanında geçirilen süre ne kadar az ise, rakiplerinizin önüne geçme şansınız o kadar artar. Çünkü rakiplerinizle ortalama olarak aynı şartlarda yarışıyosunuz, ciddi farklılıklar gösterebileceğiniz zaman dilimi, pit stop zamanıdır.
Pit stop kavramını girişimciliğe uyarladığımızda, tatil günlerini düşünebiliriz. Resmi, bayram vb. tatil günlerinin tamamını ya da çoğunu dinlenerek geçirmek, sizi gerilere düşürebilir. Bu süreci planlı dinlenme geçirirseniz, kendinizi yeniler, daha sonrasında verimli çalışmalarla başarıya emin adımlarla ilerlersiniz.
Hiç dinlenmemek ile çok dinlenmek, her şeyin aşırısının zarar olduğu gibi zarardır. Girişimcilikte daha büyük zarar, plansızlıktan gelir. Plansızlık, verimsizliği beraberinde getirir.
Tatil günlerini fırsat zamanları olarak nitelendirin, bu fırsatı değerlendirirken işinize ve kendinize neler katabileceğiniz üzerinde çalışın. Sizin asıl tatil zamanınız, girişimiz istenilen seviyeye geldiğinde kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Eğer çok tatil yapmayı seviyor, az çalışmayı istiyorsanız, girişimciliği hemen bırakın, büyüklerimize kulak verin, memur olun.
Girişimcilikle ilgili olumsuz yazılar yazdığımı düşünenleriniz olabilir. Olumsuz değil de gerçekçi yazılar olduğunu kabul edebilirim. Siz de bir girişimci olduğunuzda, yazdıklarımın hafif kaldığını dahi hissedebilirsiniz.
Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et